Habertürk Gazetesi’nden Erdem Aktürk’e konuşan gayrimenkul sektörünün duayen ismi Boysanoğlu’nun öne çıkan açıklamaları şöyle:

• Devletin kentsel dönüşüme disiplin getirmesi gerekiyor. Kentsel dönüşümün ama Emlak Konut ama TOKİ veya kurulacak herhangi yeni bir kuruluş tarafından organize edilmesi lazım.
• Kentsel dönüşümle ilgili bütün organizasyon ve planlamaların devletin kentsel dönüşümle ilgili kuracağı kuruluşta yapılması gerekiyor.
• Herkes ayrı telden çalıyor. Öte yandan insanlarla da tek tek anlaşmak gerekiyor. Gerçekten karman çorman bir duruma gidiyor. Planlama şimdi yapılsa dahi İstanbul’da dönüşüm 15-20 sene daha devam eder.
• Her bölge için oranlar belirlenmeli. Devlet, kesinlikle şu yükseklikten fazla yükseklikte bir yapı istemiyorum diyecek. Diyelim ki 500 tane hak sahibi var, demek ki 700 kişilik konutun üstüne de çıkamıyor, bu yüzden açığı olacak. Bunu devlet kaldırabilir.
• Başka bir arsada daha büyük emsal verip, 0.50’lik yere 2 emsal verir; 1 buçuk emsal kendine kaldığında açığını karşılayabilir; ama bunu özel sektör yapamaz çünkü, 500 hak sahibinin olduğu bir yerde maliyeti çıkarmak için mecburen bin konutluk bir yapı inşa etmeniz gerekiyor.
• Kentsel dönüşümdeki ana sorun daha önceden plan yapılmaması dolayısıyla bol miktarda planlanmış alan ortaya çıkmıyor. Noktasal planlarda ana sorun da herkesin oradan maksimum faydayı elde etmekle ilgili çabası.
• İstanbul’un merkezinde arsa maliyetlerinin yüksek olduğunu belirterek, inşaat maliyetlerini çıkarmak için dikey binaların mecburen yapılıyor. İstanbul’un merkezinde bahçeli evlerde oturmanın artık hayal. İstanbul için çok geçmiş ola diyebilirim. Oransal olarak ABD nüfusunun yüzde 80’i bahçeli evlerde yaşıyor. New York örneğin ortada binalar yükselmiş ama hafta sonunda orada kimse yoktur, hepsi yine dışarıdaki evlerine gider, çünkü her insan toprağa basma darbe girişimi ihtiyacı hisseder.